STUTTGART

[5]

  

Stuttgart gezimizin son gününde bir de meşhur Stuttgart Üniversitesi'ni gezelim dedik, sabah erkenden kalktık ve kahvaltıdan hemen sonra S2 nolu trenle Universitat durağına gittik. Trenden indiğimizde karşımıza çıkan ilk şey üzerinde moleküllerin yazılı olduğu kimya formülleri ve bazı mühendislik çizimleri oldu. 

 

 

Tren istasyonundan yukarı çıktığımızda ise kendimizi üniversitenin içinde buluverdik, açıkçası bu oldukça etkileyici bir şeydi bizim için.

 

 

Üniversite oldukça büyüktü ve tüm bölümler kendi içerisinde gruplanmış ve yerleştirilmişti. Tıp Fakültesi, Mühendislik ve İşletme Fakülteleri hepsi bu bölgede bulunuyordu. Fakat hafta sonu olduğu için çok fazla öğrenci göremedik.

 

 

Her zaman hayal edip de gerçekleştiremediğimiz bisiklet ile yolculuk etme, okula ve işe bisiklet ile gitme planlarımızı buradaki gençlerin gerçekleştirdiğini hatta bisikletler için özel park alanları bulunduğunu görüp baya hayıflandık doğrusu.

 

 

Üniversite etrafında kameramıza takılan güzel görüntüleri de sizlerle paylaşmak istiyoruz. Böyle bir okulda insan sürekli öğrenci olarak kalmak ister herhalde :)

 

 

Büyük Fotoğrafları Görmek İçin Aşağıdaki Ufak Resimlere Tıklayın

 

     

 

Etrafta öğrenci olmamasına rağmen okulun yurtlarında kalan insanlardan bazılarıyla konuşabildik. Öğrendiklerimiz oldukça ilginçti, ama daha önce hazır yurt demişken bahsetmeden geçemeyeceğiz, yurtlar müstakil evlerden oluşuyor. 

 

 

En ilginç tarafı okul özel olmadığı için (bu arada belirtmekte fayda var orada özel okul diye bir kavram gelişmemiş, yani hepsi devlet okulu ama bizim özel okullarımızla çok rahat yarışır) alınan ücretler oldukça komik. Mesela işletme okuyan bir öğrenciden öğrendiğimiz kadarıyla, yıllık okula verilen para 240 DM. Bunun içine kitaplar ve okulun sizin için yaptığı diğer masraflar dahil. Biraz düşünürseniz bu paranın kitapları bile karşılayamayacağını anlarsınız. Nasıl? İnanılmaz değil mi?

Neyse, üniversiteden çıktıktan sonra da az bir vaktimiz kaldığından koşturarak otele döndük ve eşyalarımızı toparlayıp tekrar trene bindik. Aynı şekilde S2 ya da S3 treni ile “Flughafen” 'e yani havaalanına gidebiliyorsunuz ki bir S2 ile yaklaşık 25 dakikada oraya vardık.

Trenden indikten sonra 2 kat kadar yukarı çıktık ve check-in işlemlerimizi yaptırdık.

 

 

Ardından da içeri girip vakit geçirmek için Free Shop 'larda dolandık. Şimdi size bir tiyo, sakın alışverişlerinizi buradaki Free Shop 'lara bırakmayın çünkü büyük grossmarketlerdeki fiyatlar buradan çok daha ucuz.

 

 

Bu arada içeri girerken, daha doğrusu ülkeyi terk ederken bir gümrük kontrol mekanizmasının olmadığını da belirtmek isteriz. Şahsen biz elimizi kolumuzu sallayarak çıktık. Kimse; ne aldınız, ne götürüyorsunuz demedi. 

 

  

Uçuş vakti geldiğinde bizi bir tünelin içerisinden geçirdiler ve ayağımız yere değmeden uçağa bindirdiler, bu sistemler en çok kışın işe yarıyordur herhalde. Bu kısa yolculuk sırasında dahi etrafı sizler için gözlemlemeye devam ettik elbette.

 

 

 

İşte tünelin sonunda önümüze çıkan uçak kapısı. Bizi yerden birkaç bin metre yukarıda ve birkaç yüz kilometre hızla evimize götürecek olan kanatlı makineye bu kapıdan biniyoruz.

 

 

Hatırlarsınız Stuttgart'a giderken uçağın içi çok boştu ancak İstanbul'a dönerken gördüğünüz gibi uçağımız oldukça dolu.

 

 

Uçak tam vaktinde hareket etti ve kaptan amca da uçağı hiç sarsmadan havalandırdı. Kısa bir süre sonra yeniden bulutların üzerindeydik. Sizi bilmem ama biz bu şekilde saatlerce sıkılmadan uçabiliriz.

 

 

Yaklaşık 2 saat 20 dakika süren sakin bir yolculuktan sonra akşamüstü İstanbul’a indik.

 

 

Almanya’da olduğu gibi burada da bir körüklü tünel içerisinden havaalanına geçtik ve gümrük kontrole girdik, ülkeye girişimiz yapıldıktan sonra da valizlerin beklendiği yere geçtik. Tabi burada eski alışkanlıklarımızı unutup 10 dakika kadar bekledikten sonra yaptığımız hatayı fark edip vakit değerlendirmek için Free Shop 'a girdik. Bu arada havaalanının çıkış bölümünde 2 adet Free Shop var ve fiyatları da oldukça uygun.

 

 

Özellikle içki içen ve meraklı olan insanlara önemle duyurulur. Ancak şöyle de bir şey var ki kişi başına satın alınabilen alkol miktarı maksimum 2 litre. Bilginize...

Yaklaşık 20 dakika kadar sonra sonunda valizlerimiz de gelmişti.

 

 

Yeniden ülkemizde olmak tüm olumsuzluklara rağmen çok ama çok güzeldi!

Bir sonraki gezide görüşmek ümidiyle...

 

- SON -  

 

 


İÇİNDEKİLER

Sayfa 1

Sayfa 2

Sayfa 3

Sayfa 4

Sayfa 5


 

Diğer yazılarımızdan ve gelişmelerden haberdar olmak istiyorsanız lütfen TIKLAYIN

Düşüncelerinizi, önerilerinizi, isteklerinizi, bilgi ve görüşlerinizi bizimle paylaşmak istiyorsanız lütfen TIKLAYIN

 

© 2002

www.1de1.com